Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Ruh Sıhhati ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şeyda Dülgerler’in yürütücüsü olduğu; Prof. Dr. Serap Özer, Arş. Gör. Erkan Ünsal ve Uzman Hemşire Simge Nazan Eker Alyanak’ın araştırmacı takımında yer aldığı “Depremden Etkilenen Hemşirelik Öğrencilerinde Roy Adaptasyon Modeli Temelli Psikososyal Ahenk Teşebbüsünün Aktifliğinin Değerlendirilmesi” başlıklı özgün araştırma projesi TÜBİTAK tarafından “1002-B Acil Takviye Modülü” kapsamında desteklenmeye uygun bulundu.
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Doç. Dr. Şeyda Dülgerler’i ve proje takımını makamında ağırlayarak muvaffakiyetler diledi.
Projenin ayrıntıları ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Şeyda Dülgerler, “İnsanlığın varoluşundan bu yana sarsıntı üzere doğal afetler, bireylerin süregiden hayatını önemli bir biçimde kesintiye uğratan, ömür istikrarlarının bozulduğu krizleri barındıran, kritik devirler olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemiz bugüne kadar jeopolitik, jeolojik faktörler, yüzey hali ve iklim tesirleri üzere nedenlerle, öncelikle sarsıntılar olmak üzere birçok afet cinsine maruz kalmıştır. Bir sarsıntı ülkesi olarak, ne yazık ki 2023 yılının Şubat ayında ülkemizde büyük bir felaket yaşanmış, Kahramanmaraş merkezli meydana gelen sarsıntıda son datalara nazaran 17 vilayet afet bölgesi ilan edilmiş, 50 binin üzerinde can kaybı yaşanmış ve 100 binin üzerinde vatandaşımız yaralanmıştır. Bu bilgiler bize afetlerin çevresel, ekonomik, toplumsal ve ruhsal boyutlarda gerçekleştiğini göstermektedir” diye konuştu.
Hemşirelik öğrencilerinin afet sırasında hem kendilerine hem de etraflarına gerçek teşebbüsleri uygulayabilmesinin kıymetli olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Şeyda Dülgerler, “Afetlerde bireylerin ve toplumun yaşadıkları sıkıntılara ahenk yapma ve bunların tahlilinde kullandıkları baş etme düzenekleri yetersiz kalmakta hasebiyle anksiyete ve çaresizlik üzere zorlayıcı hisler yaşanmaktadır. Ülkemizde meydana gelen son sarsıntıda hemşirelik öğrencilerinin gerek sarsıntı gerekse rutin eğitimlerinin aksamasına bağlı olarak zelzelenin makus sonuçlarına ahenk yapmada zorlandıkları ve ruhsal açıdan etkilendikleri görülmektedir. Oysa hemşirelik öğrencilerinin afetler sırasında hem kendilerine hem de etraflarına yanlışsız teşebbüsleri uygulayabilmesi epey kıymetlidir. Zira bu periyotta en çok gereksinim duyulan şey bireylerin yaşadıkları duruma ahenk yapabilme hünerini kazanmış olmalarıdır. Ayrıyeten yeni eğitim öğretim yılının başlaması ile görüldüğü üzere zelzeleden etkilenen hemşirelik öğrencileri ahenk sorunları yaşamaktadır. Bu nedenle hemşirelik öğrencilerinin sarsıntıya bağlı travma sonrası ortaya çıkan ihtiyaçlarının belirlenmesi, psikososyal takviye temelli müdahalelerin yapılması çok değerlidir. Bu durum öğrencilerin sarsıntı sonrası ortaya çıkan makus sonuçlara ahenk yapmasını kolaylaştırarak etraflarına de tesirli yardımlar yapmalarını sağlayacaktır. O nedenle hemşirelik öğrencilerine yaşanan makûs durumlara ahenk yapma maharetini kazandıracak teşebbüslerde bulunmak büyük ehemmiyet arz etmektedir. Bu teşebbüsler öğrencilerin kurban rolünden çıkarak tesirli yardımlar yapabilen sıhhat profesyoneli adayları olmalarını sağlayacaktır” dedi.
Doç. Dr. Şeyda Dülgerler, “Sonuç olarak araştırmamızda uygulayacağımız Roy Adaptasyon Modeli Temelli Psikososyal Ahenk Teşebbüsünün zelzeleden etkilenen hemşirelik öğrencilerinin psikososyal ahengini artırmada tesirli olacağını öngörmekteyiz. Öğrencilerin bu teşebbüs sayesinde daha başarılı olacakları ve bu öncü çalışmanın farklı kümelerde yapılacak öbür çalışmalara da yol göstereceğine inanmaktayız. Bu nedenle zelzeleden etkilenen hemşirelik öğrencilerine ilgili teşebbüsün uygulanması aciliyet arz etmektedir” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
News
