İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Kısım Lideri Prof. Dr. Emel Alphan, et yerine baklagil-tahıl-sebze-yoğurt karışımı diyetle beslenenlerde koroner kalp hastalıklarının görülme oranının azalacağına dikkat çekti. Baklagillerde damar sertliğine hasebiyle koroner kalp hastalığına neden olan faktörlerin başında yer alan kolesterol ve doymuş yağ bulunmadığını, baklagillerin bilhassa kolesterolün düşmesine yardımcı olan çözünebilir posa açısından güçlü olduğunu belirten Alphan, “Bu yüzden kan yağları yüksek olan şahısların haftada 2-3 sefer hatta her gün et yerine baklagil yemeleri son derece faydalı olur” dedi.

İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Kısım Lideri Prof. Dr. Emel Alphan, kurubaklagillerin beslenmedeki rolü ve değerine ait değerlendirmede bulundu.

Kurubaklagillerin en çok protein içeren bitkisel besin kümesine girdiğini belirten Prof. Dr. Emel Alphan, “Kurubaklagiller ayrıyeten kemik gelişimi ve sıhhati için gerekli kalsiyum, kan yapan demir, hudut sisteminin çalışmasında tesirli olan B vitaminleri tarafından zengindir. Protein pahası en yüksek kurubaklagiller mercimektir. Nohutun yağ içeriği öbür kurubaklagillerden daha yüksektir” dedi.

Tahılla karışım yapılırsa protein kalitesi yükselebilir

Uygun pişirme usulü uygulanırsa ve tahıllarla karışım yapılırsa baklagillerin proteinin kalitesini yükseltmenin mümkün olduğunu söz eden Prof. Dr. Emel Alphan, “Böylece tahıllarda sonlu olan elzem aminoasit lizin, baklagil proteini ile dengelenebilir. Pişirme ile de sindirimi kolaylaşır. Tahıllara baklagil proteini ek edildiğinde hayvansal proteinin yerini tutabilir” dedi.

Protein ihtiyacını karşılayabilir

Prof. Dr. Emel Alphan, “Kurubaklagiller uygun tekniklerle pişirildiklerinde gaz oluşturmaları azalır ve sindirimleri kolaylaşır. Böylelikle yeterli pişirilmiş baklagil-tahıl karışımı yemekler yetişkin bir kişinin protein ihtiyacını karşılayabilir” dedi.

Nohut ve kuru fasulye 8-10 saat ıslatılmalı

Kurubaklagillerin pişirme sürecinin iki etaplı bir süreci gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Emel Alphan, “Birincisi ıslatmadır. Islatma uzun vadeli olursa gaz yapan niteliği biraz azalabilir. Yeşil mercimeğin 1-2 saat ıslatılması kâfi olabilir. Kırmızı mercimeği ıslatmaya gerek yoktur. Nohut ve kuru fasulye 8-10 saat ıslatılabilir. Islatmada kullanılan suyun sertlik derecesi de ıslatma mühletini tesirler. Islatmada sert sular yerine yumuşak suların kullanılması ıslatma mühletini kısaltır daha âlâ pişmesini sağlar” diye konuştu.

Pişme suları dökülmemeli

İkinci etabın pişirme olduğunu ve pişme suyunun kıymetlendirilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Emel Alphan, “Yeşil mercimek ağzı uygun kapanan olağan bir tencerede pişirilebilir. Nohut ve fasulye olağan tencerede daha uzun müddet pişirmeyi gerektirdiğinden düdüklü tencere kullanılır. Düdüklü tencerede 30-40 dakika pişirilmesi kâfi olabilir. Pişme sularının dökülmesi değerli ölçüde vitamin ve mineral kayıplarına neden olduğundan pişme suyu çektirilerek pişirilmeli yahut pişme suyu öbür bir yemeğe eklenerek vitamin ve minerallerinden yararlanılmalıdır” dedi.

Çocuklar için sarı yahut kırmızı mercimek tercih edilmeli

Prof. Dr. Emel Alphan, çocuk beslenmesi için kabuksuz sarı yahut kırmızı mercimeğin tercih edilmesi gerektiğini kaydederek “Nohut yahut fasulye çocuk beslenmesi için kullanılacaksa ıslatıldıktan sonra kabukları ayrılmalıdır” tavsiyesinde bulundu.

Kalp sıhhatini hami tesiri var

Kolesterol ve doymuş yağ içermeyen baklagillere içerdiği posa nedeniyle beslenme programında yer verilmesi gerektiğini söz eden Prof. Dr. Emel Alphan, “Gelişmiş toplumlarda koroner kalp hastalıkları, yetişkinlerdeki mevt nedenlerinin başında gelmektedir. Baklagillerde damar sertliğine münasebetiyle koroner kalp hastalığına neden olan faktörlerin başında yer alan kolesterol ve doymuş yağ yoktur. Ayrıyeten baklagiller posadan bilhassa kolesterolün düşmesine yardımcı olan çözünebilir posa açısından zengindir. Bu yüzden kan yağları yüksek olan bireylerin baklagilleri et yerine haftada 2-3 sefer yemeleri son derece faydalı olur. Et yerine baklagil-tahıl-sebze -yoğurt karışımı diyetle beslenenlerde koroner kalp hastalıklarının görülme oranı çok azalır” diye konuştu.

Baklagiller her gün tüketilebilir

Prof. Dr. Emel Alphan, kurubaklagillerin daha ucuz bir alternatif olarak et yerine tercih edilebileceğini belirterek “Baklagiller yüksek fiyatlı et yerine uygun bir seçenek olarak haftada en az üç porsiyon hatta her gün tüketilebilir. Tekrar baklagil-tahıl-sebze-yoğurt karışımı formunda tüketilmelidir” tavsiyesinde bulundu.

Prof. Dr. Emel Alphan, yapılan araştırmalarda baklagillerde bulunan proteaz inhibitörlerinin kanser önleyici tesirleri olduğunun ortaya konulduğunu söz etti.

Kan şekerini düzenlemede tesirli olabilir

Diyabetli bireylerin baklagil tüketimine değinen Prof. Dr. Emel Alphan, “Yetişkinlikte ortaya çıkan ve şişmanlıkla birlikte seyreden Tip 2 diyabet ve ekseriyetle çocukluk ve gençlik devrinde ortaya çıkan Tip 1 diyabet denilen şeker hastalığında baklagillerin kullanılmasıyla kan şekeri seviyesi denetim edilebilmektedir. Bu durum, baklagillerin glisemik indeksinin (yiyeceklerin kan şekerini yükseltme hızı) düşük olmasından kaynaklanır. Bu nedenle şeker hastalarının beslenmesinde baklagil yemeklerinin kullanılması bilhassa tercih edilmelidir” diye konuştu.

Bağırsak hareketlerinin artmasını sağlıyor

Gelişmiş toplumlarda kalın bağırsak hastalıklarının da değerli sıhhat sıkıntıları ortasında yer aldığını belirten Prof. Dr. Emel Alphan, “Genellikle bitkisel besinlerle beslenerek posayı çok tüketen toplumlarda kalın bağırsak hastalıkları seçkin görülmektedir. Baklagillerin posa içeriklerinin yüksek olması bağırsak hareketlerinin artmasını sağlar, hasebiyle kabızlık, kanser ve başka hastalıkların önlenmesinde yardımcı olur” dedi.

Prof. Dr. Emel Alphan, baklagillerin içerdikleri yüksek protein nedeniyle acıkma suratını azalttığını ve tokluk hissi sağladığını, bu nedenle zayıflamak isteyen bireylerin de baklagil yemeklerini rahatlıkla tüketebileceğini kelamlarına ekledi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı